SU, SU, SU…
Her gelen yıl bir öncekinden daha kurak. Dağda bayırda dolaştığınızda daha açık seçik farkediyorsunuz bunu. Geçen yıl yağmur yağarken akan dereler, bu yıl yağmur yağarken de akmıyor.
Yağmurcu değiliz ki daha fazla yağdıralım. Yağmur duası da bizi aşar. Bunu başkaları yapıyor ama, gene de bulutlar üstümüzden gülüp geçiyor, bi türlü gözyaşı dökmüyor. Bu durumda yapabileceğimiz tek şey, suyu dikkatli kullanmak. Her aile bir ayda on beş ton su tasarrufu yaptığında, o ay on beş ton suyu gökyüzünden yere yağdırmış olacaktır..
İşte bu düşünceyle çıktık yola, su kullanımında ödün vermeden başladık su tasarrufuna. Sonuç ne oldu biliyor musunuz? Yüzde elli daha az su kullanımı. Nasıl mı yaptık?
Önce, ana borudaki vanayı çatıdaki depo dolduktan sonra kapatmaya başladık.
Depodan gelen suda fazla basınç olmadığından, musluğu açtığımızda boşa fazla su akmıyor. Basınç az olduğunda musluklar da kolay kolay kaçırmıyor.
Bir buçuk litrelik pet şişelere su doldurup ağzını kapattık ve rezervuarların içine koyduk. Böylece rezervuarın her kullanışında bir buçuk litre su tasarrufu sağladık.
Tıraş olurken musluğu açık bırakmadım.
Eskiden hortum elimizde, balkonları ve evin terasını yıkayacağız diye suyu bir saat açık bırakırdık. Bundan vazgeçtik. Süpürüp paspas kullanmaya başladık
Sebzeyi ve meyveyi bir kab içinde yıkayıp biriken suyla çiçeklerimizi suladık.(özellikle yaz aylarında.)
Sonuç bizi de şaşırttı. Su faturasındaki rakam yaz aylarında 60 tondan 30 tona, kış aylarında 35-40 tondan 15 tona kadar düştü.
Biz bu tasarrufu yaparken dışarıda gördüklerimiz bizi yolumuzdan döndürmüyor.
Araba yıkama yerinde yere atılmış bir hortumdan harıl harıl boşa akan suyu görünce, arabayı bezle silmekte olan yıkayıcıyı ikaz ettiğimde bana, “Bizim su şebekeden gelmiyor, kendi kuyumuzdan basıyoruz,” dedi. Kendi kuyusunun da, şebekenin de yer altı suyundan beslendiğinden haberi yoktu belki. Yerin altındaki suyun hepimizin müşterek suyu olduğunu anlatmak gerekiyordu adama.
Ben tasarruf ediyorum da ne oluyor sanki, başkaları suyu dere gibi boşa akıtıyor, deyip tasarruftan vaz geçmemeliyiz. çok yakında karşımıza çıkacak olan kuraklık felaketi için biz gerçek bir insanın yapması gerekeni yapmalıyız O günler geldiğinde nasıl olsa suyu damla damla kullanacağız. İyisi mi şimdiden az suyla çok iş görmeye kendimizi alıştırmış olalım…
Perşembe, Mart 13, 2008
Kaydol:
Kayıtlar (Atom)