Çarşamba, Ağustos 27, 2008

"Mutfaklardan Taşan Öyküler"i baştan sona okumaktayım. Okumakta değil, adeta yemekteyim kitabı. Daha önce yaz aylarının koşuşturmasıyla şöyle bi göz atmıştım. Büyük bir özen ve özveriyle derlenmiş yemek ve mutfak öyküleri.
Ellerine ve aklına sağlık Tijen İneltong... Yazmakta olduğun kitabı da dört gözle bekliyoruz.

9 yorum:

Adsız dedi ki...

merhaba nihatabi! cok üzgünüm, okadar üzgünümki.bu sene aslinda tanisacaktik, degilmi? hatta türkiyeye ucmadan önce semra hanima mail ile gelecegimiz tarihi bile bildirmistim. ama olmadi maalesef. ben ne sizi, nede semra hanimi nerede bulabilecegimi bilmedigim icin siz beni bulursunuz diye ümit etmistim. hatta aksamlari sahilde gezerken siz olmaniz ümidiyle herkesin yüzüne bakar oldum. daha sonrada tatilimin 2 haftasi hastaliktan dolayi yataga mahkum olunca bizim tanismada suya düstü. 3 yila yakindir ugrastigim belfitigi, tatilde hat safhaya ulasarak beni yataga bagladi. adi tatildi, ama maalesef hicte güzel günler gecirmedik. döner dönmez burada hemen ameliyat oldum. simdi evde dinlenmekteyim. insallah bu illetten kurtulurum ve seneye tatilde istedigim herseyi gerceklestirebilirim. size bunlari yazmak istedim, cünkü benim hakkimda "tanisiriz dedi dedi, sonrada tatilini sessiz sedasiz yapip cekip gitti" demenizi istemedim. sevgi ve herseyden önce saglikla.... sevim
not: hatta su an okudugunuz kitap tatil-alisveris-listemde en üst siradaydi. ama onu bile almak kismet olmadi. artik seneye.....

Adsız dedi ki...

Sevgili Nıhat Bey,
Uzun süredır bloğunuzu izliyorum.
Seneye Datca'ya geldiğimde acı bir
kahvemi icmenizi rica edecegim.Siz
herkesi ağırlıyorsunuz,ama siz bnım
misafirim olursaniz,beni çok
onurlandırmıs olursunuz.İlisik kıtap da bi arkadasımın başucu
kıtabı.
Sevgi ve saygılarımla,
Cüneyt,Ankara

Nihat Akkaraca dedi ki...

üzülmeyin Sevim Hanım, seneye görüşebiliriz. ben size cep numaramı verdim sanıyordum.
Belki de bizim evin önünden defalarca geçtiniz. Çünkü ev ana cadde üzerinde, bahçe içinde dublex bi ev. Önünde büyük bir kauçuk ağacı var. Tam Arçelik mağazasının karşısında.
Bunun dışında bi çok arkadaş camlara yapıştırılmış "Datça'da Zaman" afişinden sorup buldular.
Şimdilik size büyük geçmiş olsun. Tatiliniz zehir olmuş. Çok üzüldüm. İnşallah seneye sağ olursdak görüşürüz. Nihat Abi

Nihat Akkaraca dedi ki...

Merhaba Cüneyt Bey, Seneye acı bi kahvenizi içeceği. Görüşmek dileğiyle Nihat Abi

Adsız dedi ki...

tüh! simdi dahada cok üzüldüm. tabiiki oradan defalarca gectim. cep numaranizi almayi hic akil edemedim. dedigim gibi ben semra hanima yazmistim. o'da "hem biz tanisiriz. hemde nihatabiyle sizi tanistiririm." demisti. bende restoranin yerini bildigi icin beni bulur diye düsünmüstüm. keske gitmeden önce evinizin yerini ögrensem yetermis. kolay yerdeymis eviniz. neyse, artik olan oldu. seneye insallah. sizin kitabinizi almakta seneye kaldi. kitabiniz listemde yoktu. cünkü cok istedigim icin kardesim bana sizin kitabinizi alip hediye edecekti. maalesef unutmus almayi. (önce cok kizdim. ama nisanindan dolayi, tatilinin telasli gecmesi nedeniyle sonradan affettim :-). evet, bu sene tatilim zehir oldu. ama seneye sevinecegim bir sürü seyim var. kendimi böyle avutuyorum. bu arada: semra hanimin mail-adresi isyerinde oldugu ve benimde su an ameliyattan dolayi calismadigim icin ona yazamiyorum. eger kendisini görürseniz, üzüntümü iletirseniz ve durumu izah ederseniz cok sevinirim. saglikla... sevim

Adsız dedi ki...

nihatabi, az önce trt gap'ta sizinle ilgili programi izledim. cok, cok mutlu oldum! en azindan sizi orada görme sansini elde ettim. siz gercekten fikirlerinizle, yasama bagliliginizla, hep birseyleri ögrenmeye calismanizla, örnek alinacak bir büyügümüzsünüz. sizi bir kez daha cok takdir ettim. ALLAH size uzun ömürler versin! sevim

Nihat Akkaraca dedi ki...

merhaba Sevim, Biz de TRT 1 de 16.50 deki bir programı izledik. Orada da ben vardım ama program berbattı. On dakikalık çekimi makaslayıp iki dakikaya indirmişler ve mahvetmişler. Bundan böyle çekim için gelenlerin karşısına sorup soruşturmadan çıkmama kararı aldık.
Sizin TRT Gap'ta seyrettiğiniz nasıl bir programdı acaba bi ipucu verebilir misiniz. Ne anlatıyordum orada?
İyi özleriniz için teşekkürler. Nihat Abi

Tijen dedi ki...

Ben de seyrettim Nihat abi!
Gap'takini. "Ömrüm Ömrüm"de, daha önce bir kaç kere göstermişlerdi. Ben orada en çok papatyalı kırlarda çekilmiş kısmı seviyorum. Datça'nın en güzel yeriymiş gibi geliyor orası bana.
Kitaptan bahsettiğiniz için çok teşekkürler. Sizin varlığınız kitabı daha değerli kıldı. Ne mutlu bana ki sizi tanıdım, daha nice yıllar bilgiyi, sevgiyi, dostluğu paylaşabilmek dileğiyle.

Nihat Akkaraca dedi ki...

Merhaba Tijen, Şimdi anladım hangi çekim olduğunu. O papatyalı yer dediğin bizim köy evinin bahçesi. Biz onlara papatya demiyoruz. Papatya başka; onlar dalleme. Yılbaşından itibaren açarlar Datça'da tarlalaeda ve yol kenarlarında.
Kitabınızdan bahsetmemek mümkün mü?
Müthiş bir araştırmanın ürünü ve çok güzel derlenmiş, toparlanmış. Herkesin okumasını diliyorum.